21 Temmuz 2015 Salı

False Flag (Sahte Bayrak) Operasyonu

İlk blog yazımızı şuan gündemi oldukça meşgul eden bir olayla ele alalım, False Flag operasyonları. 
Peki nedir bu false flag? bir aldatmaca bir algı değiştirme bir sağ gösterip sol vurma olayıdır. Yıllardır hükümetlerin, gizli servislerin ve bir takım karanlık ellerin başarı ile kullandığı halkın algısıyla oynayıp oluşturulan sahte nefret yada korkunun istenilen bölgeye çekilerek, savaşların çıkmasına,hükümetlerin düşmesine, ekonomilerin çökmesine neden olan bu algı operasyonu aslında insanlık tarihi kadar eski bir olaydır.

Hadi bilinen tarihteki en meşhur false flag olaylarına bakalım.

1- Neronun romayı yakışı.

M.S. 64 yılında bir temmuz akşamı romayı kül eden meşhur yangını hemen hemen herkes duymuştur (kenan doğulu şarkı bile yapmıştır), fakat duyulanın aksine olayların arkasındaki gerçekleri pek az kişi bilir. Egoist hükümdar Neron gücünün bir nişanesi olarak roma şehrinin Neropolis olarak yeniden yapılandırılmasını istemiştir fakat bu arzuları senato tarafından reddedilen Neron işi kaza süsü verilmiş bir bölgesel yangınla çözmeyi dener, bu sayede yıkılan yerler Neronun istekleri doğrultusunda kendisine adanan saraylarla süslenecektir. Ama işler istenildiği gibi gitmez ve yangın tahminleri aşan bir boyuta ulaşarak Neronun kendi saraylarına kadar ulaşır, 5 günün ardından kontrol altına alınan yangın arkasında bir yıkım ve öfkeli bir topluluk bırakır.




Dikkatler Nerona çevrilmişken kendisi bu olayı akıllıca (şeytani) bir false flag operasyonuna dönüştürür ve halka günah keçisi olarak o zamanların düzenine ve inancına karşı olan Hristiyanları sunar ve olaylar aziz Peter ve Paul'un idamına ve yüzlerce hristiyanin infazına sebep olur. Neron istediğini alır ve bir taşla iki kuş vurarak hem saraylarına kavuşur hemde hristiyanlara darbe vurur.



2- 1. Dünya Savaşı

En yıkıcı false flag operasyonlarından biridir ve dünyanın gidişatını değiştirmiştir. Olayın çıkış nedeni kitaplarda şöyle yazar; Avusturya tahtının veliahtı Arşidük Franz Ferdinand’ın 28 Haziran 1914’te Gavrilo Princip adında bir Sırp milliyetçisi tarafından Saraybosna’da öldürülmesi, savaşı tetikleyen olay olmuştur (tabi yerseniz).

Gerçekler çok daha farklıdır, bu konuyla ilgili daha kapsamlı bir blog yazacağım fakat özetlememiz gerekirse, o dönemlerin süper gücü ingiltere yavaş yavaş güçten düştüğünü ve almanyanın yakın geleceğin süper gücü olacağını ön görür. Özellikle almanların Osmanlı İmparatorluğu ile girişmeye başladıkları demir yolu ve petrol projeleri bardağı taşıran son damla olur ve yukarıda bahsi geçen zavallı arkadaşın sözüm ona bir suikastle öldürülmesi bahane edilerek tüm milletler savaşa girerler (tabi tüm saflar aylar öncesinden hazırdır bile). Savaşın sonuçları hepimizin malumu, ortadoğu sınırları baştan çizilir,  Almanya  ve Osmanlı tehdidi yok edilir.


3- 11 Eylül Olayları


Modern zamanların en yankı uyandıran ama en aptalca hazırlanmış false flag operasyonudur (kendini çok zeki sana abd halkına selam olsun). ABD başkanı Bush ailesinin ortadoğuya ve savaşa olan düşkünlüğü herkesin malumu, babasının ardından giden Bush Junior, Irakı ve Afganistan planlarını senatoya sunar fakat hem senatodan hemde halktan ret yer, halktan aldığı destek oyu %30 civarındadır. 

Daha sonra masalımız şöyle devam eder,
Günlerden bir gün 3 adet uçak sözüm ona teröristler tarafından kaçırılır, bunlardan ikisi NewYork taki dünya ticaret merkezlerine çarpar ve mimari tarafından bu şekilde yıkılması imkansız denen yapıları çok nizami bir şekilde yıkar. Üçüncü uçak ise bir havacılık rekoru kırarak pentagonun yan cephesine mükemmel bir şekilde çarpar o bloğu yıkar ve sonra sihirli bir şekilde arkasında en ufak bir iz bile bırakmadan buharlaşır ve hiçbir kamerada onu görmemiştir (bu resmi ABD raporudur). 




Bush Junior tv ye çıkar el-kaideye saydırır, hayali bir terrörist yaratır, yeni hedef bölgeler belirler ve start tuşuna basar. Bu olaydan sonra savaş harcamaları ve ordunun ortadoğuya gönderilmesi teklifleri senatodan ışık hızında geçer, halkın savaş için bush'a desteği %30'dan %75'e çıkar ve gönüllü asker başvuru sayısı tarihinin rekor düzeyine ilerler.

11 Eylül konusu ile ilgili daha detaylı yazılarım yakında gelecek...


Şimdi bu örnekler dahilinde günümüze ve memleketimize dönelim. Hepinizin bildiği gibi 20 temmuz 2015 de Suruç ilçemizde hain bir saldırı olmuş ve 32 insanımız hayatını kaybetmiştir. Tv'lerde liderler çıkar teröre lanet eder İşidi ve Suriyeyi hedef gösterirler ve halkımızı aslında dolduruşa getirirler...

Nasıl mı? Şöyle anlatalım,

Ne tesadüftür olaylar yaşanmadan yaklaşık 3-4 hafta önce bazı liderlerler çıkıp Suriye'ye ancak işid'den bize bir saldırı olursa gireriz diyorlar ama ne hikmetse binlerce asker ve mühimmat bölgeye yığılıyor. Yetmiyor olaydan bir hafta önce emniyete gelen 3-4 kişilik bir bombacı grup sınırdan ülkeye giriş yaptı uyarısı dikkate alınmıyor ve binlerce mit, tsk, polis çalışanın arasından bölgede cirit atarak malum olayı gerçekleştiriyorlar. Daha sonra liderler tekrar çıkıp artık icraate geçme vakti gelmiştir diyorlar, bir takım terörist grupları hedef gösteriyorlar bölgeler belirleniyor ve......

Boşluğu yukarıdaki örneklerden yola çıkarak siz doldurun. Ne yazık ki orta doğu batılı güçler tarafından ve halkın cahilliğide kullanılarak kaynayan bir kazana çevrilmiştir proje bellidir hedef bellidir ve belkide bu bataklığa düşmeyen tek ülke olan Türkiye'de şuan adım adım bu çukura çekilmektedir ve hem içten hem dıştan birileri bu olayın olması için canla başla çalışmaktadır. Şu gerçeği unutmayın False Flag operasyonları istenilen olay yaşanana kadar şiddeti artarak devam eder, olan ne yazık ki birilerinin dünyevi hırslarından dolayı masum canlara olur.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder